(Truffaut..)
‘ve truffaut.. anne-marie onun ölümün bir rastlantı olmadığını , ölümüyle bir dönemin bütünüyle kapandığını hatırlattı bana.. içimizden hiçbirimizin başaramadığı ya da başarmaya çalışmadığı bir şeyi başarmıştı o : saygı uyandırmayı !! ‘yeni dalga’ya onun kişiliğinde hala saygı duyuluyordu.. bize onun sayesinde saygı duyuyorlardı.. onu yitirdik , duyulan saygı da yok oldu..
truffaut ile birbirimizi biraz tanıyorduk , yaşarken birbirimizi izliyorduk , aynı çatı altındaki iki kişi gibi değil , ayrı yerlere sığınmış iki insan gibi.. vatanı terk etmek için , rusların sınırdan içeri girmesini beklemedik.. anne-marie’nin bana söylediği şuydu : ‘ama o , kendine özgü biçimde seni koruyordu , artık koruyamayacağına göre çok korkuyorsundur..’
ardından yazılan hiçbir yazıda bundan söz edilmedi.. söz edilmedi , çünkü bunu söylemek için biraz söyleşmek , konuşmak gerekir.. cahiers du cinéma , çok kabarık bir sayı hazırladı , ama bundan hiç kimse söz etmedi.. ben oturup bir yazı yazamazdım , çünkü insanlara bu konuları açmıyordum.. bugün yazabilirim ama artık çok geç , çünkü onun hemen ardından yayımlanması gerekirdi ; kişisel öyküleri gazete izlemez.. serge july ile bu konuda kapıştık : michaux’nun öldüğü gün ondan söz eden bir ilk sayfa hazırlaması yüzünden.. bunu bir gün önce yapabilirdi ya da bir gün sonra..’
JEAN-LUC GODARD
‘Godard Godard’ı Anlatıyor..’
Çeviri : AYKUT DERMAN
METİS Yayınları , Temmuz 2008..
(Godard..)
(Truffaut ve Godard bir panelde birlikte..)